Ölü doğum, anne karnındaki fetüsün gebeliğin 20. haftasından sonra hayatını kaybetmesidir. Ölü doğumun neden gerçekleştiği her zaman tespit edilemese de plasenta ya da göbek kordonu ile ilgili sorunlar, yüksek tansiyon, enfeksiyon, doğum kusurları ve yaşam tarzı alışkanlıkları gibi faktörler ölü doğuma neden olabilmektedir.
Ölü doğumun neden gerçekleştiğini ve bu riski azaltmak için neler yapabileceğinizi bu yazıda okuyabilirsiniz.
Ölü Doğum Nedir?
Ölü doğum, fetüsün gebeliğin 10. haftasından sonra hayatını kaybetmesidir. Fetüs, doğumdan haftalar ya da saatler önce ölebilmektedir. Fetüs bazense doğum sırasında kaybedilebilmektedir.
Gebeliğiniz sırasında bebeğinizle ilgili endişe duymanıza neden olan, bebeğin hareketlerinde azalma gibi sorunlar varsa hemen doktorunuzla iletişime geçmelisiniz. Sorun hissettiğiniz an ertesi günü dahi beklememelisiniz. Bebeğinizin normalden az hareket etmesi, ortada yanlış giden bir şeyler olduğunu gösteriyor olabileceği için doktorunuzla bir an önce konuşmanız önemlidir.
Ölü Doğum Riskini Arttıran Faktörler
Ölü doğumdaki risk faktörleri, mutlaka ölü doğum yapılacağı anlamına gelmemektedir. Ancak ölü doğum risk faktörlerine sahip olup olmadığınızı öğrenerek ölü doğum riskini azaltmanız mümkün olabilir. Bununla birlikte bazı faktörleri değiştirmek mümkün olmadığı için ölü doğum riskini tamamen önlemek mümkün olmayacaktır.
Ölü doğum riskini arttıran sağlık sorunlarından bazıları şunlardır:
- Obezite: Obezite, vücutta fazla yağ olması ve Vücut Kitle İndeksi’nin 30 ve üzerinde olmasıdır. Vücut Kitle İndeksi, boy-kilo oranına göre vücut yağını belirleyen bir ölçüdür.
- Diyabet: Diyabet, kanda çok fazla şeker bulunmasına neden olan bir sağlık sorunudur.
- Yüksek tansiyon: Yüksek tansiyon, kanın arter duvarlarına baskı uygulamasıyla meydana gelmektedir. Arterler, kalpten vücudun diğer bölümlerine kan taşıyan kan damarlarıdır.
- Madde kullanımı:Zararlı maddelerin kullanımı, ölü doğum riskini arttırmaktadır. Bunlar arasında sigara, alkol ya da uyuşturucu gibi maddeler bulunmaktadır.
Ölü doğum riski, mevcut ya da geçmiş gebelikten dolayı da artış gösterebilir:
- Çoğul gebelik yaşıyor olmak
- Gebeliğin intrahepatik kolestazına sahip olmak (Gebelik sırasında en sık görülen karaciğer rahatsızlığıdır)
- Önceki gebeliklerde erken doğum, preeklampsi ya da fetal büyüme kısıtlılığı gibi komplikasyonlar yaşamış olmak (Erken doğum, bebeğin 37. haftadan önce doğmasıdır. Preeklampsi, gebeliğin 20. haftasından sonra gerçekleşebilen ve yüksek tansiyona neden olup böbrekleri ve karaciğeri etkileyebilen bir komplikasyondur. Fetal büyüme kısıtlılığı ise bebeğin anne karnında yeteri kadar kilo alamamasıdır.)
- Daha önce doğum yapmamış olmak
- Önceki gebeliklerde düşük yapmış olmak (Düşük, bebeğin anne karnında 20. haftadan önce hayatını kaybetmesidir.)
- 35 yaşından sonra gebe kalmak (35 yaşından sonra gebe kalan kadınlarda doğumsal hastalıklar ya da kromozom hastalıkları nedeniyle ölü doğum riski daha yüksek olabilmektedir.)
Ölü Doğum Riskini Azaltmak için Yapabilecekleriniz
Ölü doğumu engellemek genelde mümkün olmamaktadır. Ölü doğum genelde fetüsün normal bir şekilde gelişmemesinden kaynaklanmaktadır. Bununla birlikte sağlığınıza dikkat ederek, mevcut sağlık sorunlarınızı kontrol altında tutarak ve sağlıklı alışkanlıklara sahip olarak sağlıklı bir gebelik yaşama şansınızı arttırabilirsiniz.
Sağlıklı bir gebelik geçirmek ve ölü doğum riskinizi azaltmak için yapabileceğiniz şeylerden bazıları şunlardır:
- Uyuşturucu maddelerden, sigaradan ve alkolden uzak durun.
- Gebeliğinizin ikinci yarısında herhangi bir kanama yaşamanız halinde doktorunuzla iletişime geçin.
- Gebeliğiniz sırasında bebeğinizin hareketlerini takip edin. Gebeliğin 26 ila 28. haftalarında bebeğinizin hareketlerini anlamaya başlarsınız. Bu süreçte bebeğinizin hareketlerini takip etmeli ve hareketlerinde bir değişiklik varsa doktorunuza haber vermelisiniz.
- Gebe kalmadan önce sağlıklı kilonuzda olduğunuzdan emin olun. Gebeyseniz, doktorunuzla diyet ve egzersiz seçenekleriniz hakkında konuşun.
- Enfeksiyonlara karşı korunun.
- Bazı balık ve peynir türlerinden uzak durun. Etleri ise yemeden önce iyice pişirdiğinizden emin olun.
- Mide ağrısı, kaşıntı ve vajinal kanama gibi durumlarda doktorunuza haber verin.
- Uyurken sırt üstü değil, yan yatmaya çalışın. Gebeliğin 28. haftasından sonra sırt üstü uyumanız, ölü doğum riskinizi arttırabilir. Bunun neden gerçekleştiği tam olarak bilinmiyor olsa da sırt üstü yatmak, fetüse giden kan akışını ve oksijeni etkiliyor olabilir.
- Gebeliğiniz boyunca düzenli olarak muayene olun. Bu sayede doktorunuz sağlığınızı yakından takip edebilecektir.
Ölü Doğum Nasıl Yapılır?
Anne karnında hayatını kaybeden bebeğin doğumunun çeşitli yolları bulunmaktadır. Doktorunuz, sağlığınız açısından en iyi doğum şekline karar vermeniz açısından yardımcı olacaktır.
Ölü doğumda doktorunuz şunları önerebilir:
Dilatasyon ve evakuasyon: Bu cerrahi prosedür sırasında rahim içi dokunun çıkarılması için rahim ağzı genişletilir.
Doğumu başlatmak: Doktorunuz ilaç vererek ya da suyun gelmesini sağlayarak doğumu başlatabilir.
Sezaryen doğum: Doktorunuz doğum için karnınızda ve rahminizde kesi açabilir.
Ölü Doğumdan Sonra Hamile Kalınır mı?
Kadınların pek çoğu ölü doğum sonrası normal bir hamilelik geçirerek bebeklerini sağlıkla kucaklarına alabilmektedir. Ölü doğumun nedeni, doğum kusuru ve göbek kordonuyla ilgili sorunlardan kaynaklandıysa sonraki gebeliğinizde ölü doğum yaşama riskiniz düşük olacaktır. Bununla birlikte ölü doğumun nedeni annedeki bir hastalık ya da genetik bozukluksa ölü doğum riski biraz daha yüksek olabilir.
Ölü doğumdan sonra hamilelik düşünüyorsanız, doktorunuzla konuşmalı ve yeni bir hamileliğe fiziksel olarak hazır olup olmadığınızı anlamalısınız. Doktorunuz, tekrar hamile kalmadan önce belli bir süre beklemenizi gösterebilir. Bu sayede sonraki hamileliğinizde hem fiziksel hem de duygusal açıdan sorun yaşama riskiniz azalacaktır.
Ölü Doğum Sonrası Süt Gelmesi
Ölü doğum sonrası vücudunuzda süt üretilmeye devam edebilir ve bu da rahatsızlık hissetmenize yol açabilir. Vücutta süt üretilmesinin nedeni, hamile kaldıktan sonra salgılanan hormonlardan kaynaklanmaktadır. Bu nedenle vücudunuz ölü doğum sonrası süt üretmeye devam edebilir.
Özellikle doğumdan sonraki birkaç gün içerisinde göğüslerinizin sütle dolduğunu görebilirsiniz. Bu da göğüslerinizin büyümesine, gerginleşmesine ve ağrımasına yol açabilir.
Süt nedeniyle şişen göğüslerinizi rahatlatmak için şu yollara başvurabilirsiniz:
- İnce bir kumaşa sardığınız buz kalıpları ile soğuk kompres yapın.
- Üzerinize sıkı bir şekilde oturan bir sütyen giyin.
- İbuprofen ya da parasetamol gibi ağrı kesiciler kullanın.
- Süt üretimini teşvik etmemek ancak ağrıyı hafifletmek için elinizle hafifçe masaj yapın.
- Sütün hafifçe sızmasını sağlamak için ılık duş alın.
- Sütünüz sızıyorsa göğüs pedleri kullanarak sızıntıyı engelleyebilirsiniz.
Ölü doğum sonrası sütünüzün doğal olarak bitmesini beklemek yerine ilaç da kullanabilirsiniz. Süt üretimini engelleyen ilaçlar, dopamin agonistleri olarak bilinmektedir. Bununla birlikte preeklampsi yaşadıysanız ya da yüksek tansiyonunuz varsa bu ilaçları kullanamazsınız. Bu nedenle doktorunuzla sağlık sorunlarınız hakkında konuşmalı ve hangi ilaçları kullanabileceğiniz konusunda doktorunuzun fikirlerini almalısınız.
Ölü Doğum Sonrası Kanama
Doğumdan sonra yoğun bir vajinal kanama yaşayabilirsiniz. Löşi adı verilen bu kanama, rahim içi tabakanın atılması için gerçekleşmektedir. Bu kanama her kadında farklı olmakla birlikte genelde 2 hafta yoğun olmakta ve ardından hafifleyerek bitmektedir.
İlk zamanlarda löşinin içerisinde ufak parçalar ya da pıhtılar olduğunu görebilirsiniz. Bu esnada kanın rengi kırmızı, pembe ya da kahverengi olabilir. Süreç boyunca kan akışında azalma ya da artış görülebilir. Bu nedenle bir gün hafif olan kanamanız ertesi gün artarsa endişelenmeyin.
Löşi kanaması başladığında yoğun olabileceği için emiciliği yüksek hijyenik pedler kullanmanız gerekebilir. Bu süreçte enfeksiyon riskini arttırabileceği için doktorunuza danışmadan tampon kullanmamanız gerekir.
Kanamanızda büyük pıhtılar varsa ve çok fazla kan kaybediyorsanız, doktorunuza haber verin. Kullandığınız hijyenik ped büyükse ve birkaç saat içerisinde doluyorsa ve kan pıhtıları büyükse doktorunuzla görüşmeniz faydalı olacaktır.
Kaynaklar
NHS website. “What Happens if Your Unborn Baby Dies.” nhs.uk, 18 Nov. 2021, www.nhs.uk/conditions/stillbirth/what-happens.
“Physical Effects of a Stillbirth.” Tommy’s, www.tommys.org/baby-loss-support/stillbirth-information-and-support/physical-effects-stillbirth.
“Stillbirth.” March of Dimes, https://www.marchofdimes.org/complications/stillbirth.aspx.
“Stillbirth: Definition, Causes and Prevention.” Cleveland Clinic, my.clevelandclinic.org/health/diseases/9685-stillbirth.